ÇEKYA’DA MASAL KASABA; CESKY KRUMLOV
23.02.2022
Pandemi sonrası ilk yurtdışı seyahatimizde aslında nihai hedefimiz değildi Cesky Krumlov. Berlin’den sabah yola çıktıktan sonra Rackotzbrücke (Devil’s Bridge ya da Şeytan Köprüsü) ziyareti ve Kutna Hora’daki Sedlec’in Kemik Kilisesi vardı birinci günün programında. Daha sonra Cesky Krumlov’da bir gece konaklayıp Salzburg ve Hallstatt’a devam edecektik.
Gelgelelim evdeki hesap çarşıya uymadı ve yukarıdaki bizim yaptığımız planlara güldü. Kutna Hora’dan ayrıldıktan sonra Cesky Krumlov’a 250 km yolumuz vardı. Biz bu yolun 150 kilometresini tamamladıktan ve dağların ardında güneşi batırdıktan sonra aracımızın göstergesinde EPC ikaz ışığı yandı. Nedir ne değildir diye internetten araştırırken bir yandan yolumuza da devam ettik. Gaz ventili ile ilgi bir arızaymış. Hem arabanın gidişinde bir şey hissetmediğimiz için hem de bu ıssız köy yollarında kalma korkusuyla bir 100 km daha sıkıntılı bir şekilde otelimize kadar devam ettik. Ve gerçekten de otelin önüne park ettikten sonra araç kendini kitledi ve bir daha çalışmadı. ADAC yol yardımı aradık ama ertesi gün Pazar olduğu için her yer kapalıydı ve en erken pazartesi gününe kadar buradaydık. Biz de en azından otele varmış olmanın güvencesiyle bu güzel kasabanın tadını çıkarmaya baktık.
Vltava Nehrinin menderes yaptığı bir alandaki tepeliğe kurulmuş bir Çek kasabası. Ortaçağdan günümüze bozulmadan gelmiş ve bu özelliği ile Prag Kalesi ile birlikte UNESCO Dünya Mirası Listesine girmiş. Civardaki ilk yerleşimin Roma İmparatorluğundan bile eskiye dayandığı düşünülüyor. !3.YY’da Rosenberg Ailesi tarafından inşa edilen Krumlov kalesi ve çevresindeki Gotik mimariye sahip binalar daha sonraları şehir geliştikçe Rönesans ve Barok mimariyle yer değiştiriyor. Krumlov Kalesini merkez alan Cesky Krumlov 1300’lerden I. Dünya Savaşına kadar önce Rosenberg ailesi tarafından daha sonrada Rosenberg ailesinin mirasçısı kalmayınca Eggenberg ailesi tarafından yönetiliyor. 2. Dünya Savaşından sonra Çekoslovakya hükümeti tarafından Almanlar bölgeden uzaklaştırılıyor. Komünist rejim altında bir süre kaderine terkedilse de 1989 devriminden sonra hızlı bir yenileme süreci ile bugünkü halini alıyor.
Kalenin karşı yamacındaki Sanit Vitus kilisesi de 1317 yılında Cesky Krumlov Lordu 1. Peter Rosenberg’in emriyle inşa ediliyor. Kilise bir süre sonra yetmediği için genişletilmeye çalışılıyor fakat finansal sıkıntılar nedeniyle 100 yıl kadar süren inşaat 17. yy’da Eggenberg ailesi tarafından tamamlanıyor.
Bir gece konaklama noktası diye planladığımız Cesky Krumlov’da güzel bir havada üç gün geçirip ortaçağ sokaklarını, sarayını, parklarını adım adım gezdik, ortaçağ mimarisindeki restoranlarında Çek mutfağını deneyimledik. Ve yağmurlu bir Salı sabahı Cesky Krumlov’dan ayrılıp Salzburg’a doğru yolumuza devam ettik.
Fotoğraflar: Mehmet Cengiz TÜMER
Yorum yap