SANDRAS DAĞI
11.09.2019Kampçıların ve dağ yürüyüşü yapanların gözdesidir Sandras.
Sandras Dağı Batı Toroslar’ın bir parçasıdır. Bir bölümü Muğla’nın Köyceğiz ilçesi sınırlarında, diğer bir bölümü de Denizli sınırlarında yer alan, yüksekliği 2 bin 295 metreyi bulan bir dağdır. Çiçek Baba zirvesi, burada yattığına inanılan erenin adıyla anılıyor.
1700 metrede yapay bir göl olan Gökçeova Göletinin kenarı, kent kaçkını kampçıların tercih ettiği, ender güzellikteki kamp alanlarından biridir. Mayıs ayının tam ortalarında bile, kamp ateşine rağmen geceleri çok soğuk olan bu alanda sabahları üzerine çiy birikmiş çiçeklerin özellikle makro lensle fotoğraflarını çekmek, doğanın gizemini keşfetmek, gezgin ruhunuza çok iyi gelecektir.
Sandras Dağı’nın eteklerinde yer alan, Köyceğiz’e bağlı Ağla (yeni adı Yayla) sakinlerinin rivayetine göre, zamanında İran Horasan’daki 72 eren, ellerindeki asaları Anadolu’ya, Balkanlar’a, Ortadoğu’ya fırlatır. Asaların her biri farklı dağların zirvelerine saçılır. Erenlerin beşinin asası bu yörenin ulu dağlarına; bölge sakinlerinin verdiği adlarla Atkuyruksallamaz, Şimşir, Ölemez, Aygır ve Sandras’ın zirvelerine düşer. Asalar bir süre dağ yücelerinde sahiplerini bekler. Beş eren, onlar gibi sırrına tam olarak eremediğimiz maneviyat dünyasından, içsel yolculuklardan geçerek asalarına doğru yola çıkar. Erenlerden Çiçek Baba, Sandras Dağı’nın zirvesinde asasına kavuşur ve bu dağın yücelerinde yaşamaya başlar.
Sandras Dağı hâlâ yaşayan söylenceleri, gelenekselliğini koruyan yaşam ve üretim biçimleri, hâlâ bâkir sayılabilecek zengin bitki çeşitliliğine sahip doğasıyla çok özel bir coğrafyadır.
Mayıs ayında bile erimemiş olan karlarla kaplı yolda yapacağınız 5-6 kilometrelik, çok zorlamayan bir yürüyüşle 2000 metrelere vardığınızda 500 ila 1000 yaşına varabilen, hatta daha da yaşlı olduğu söylenen, koruma altındaki Karaçam(Pinus nigra) ormanları her biri doğal bir anıt niteliğiyle ve tüm görkemiyle sizi dostça selamlar. Eczacılık Fakültesinde okurken söylenişi bana çok şiirsel gelen ve çok kolay ezberlediğim endemik bir ağaç vardı: Liqudambar oriantalis; yani sığla ağacı. İhracatı yapılan, kozmetik sanayiinde ve daha birçok tıbbi alanda kullanılan sığla ağacı bölgenin ve Türkiye’nin en önemli endemik değerlerindendir. Bu ormanlar Dünya üzerinde büyük oranda Gökova, Marmaris, Köyceğiz, Yunanistan’ın bir bölümü ve Rodos Adasında mevcuttur. Sandras’ın yüksek kesimleri ve Kartal Gölü çevresindedir.
Dönüşte kamp yorgunluğunu atmak için Köyceğiz Gölüne gitmenizi öneririm. Gölü solunuza alıp devam ettiğinizde şifalı sularıyla bir kaplıcaya ulaşıyorsunuz. Sandras Dağında iliklerinize kadar işleyen soğuğun etkisinden kaplıcanın sıcacık sularıyla kurtuluyor ve arınarak dönüş yoluna geçiyorsunuz.
gönül ocak
10 Jun 2020Erol abi'cim, çok güzel bir yazı muhteşem fotoğraflar...Ellerine sağlık çook keyif alarak okudum. İmrendim, azıcık kıskandım, çokça öperim:))
Mehmet Cengiz Tümer
16 Sep 2019Erol abicim yüreğine objektifine sağlık.. Muhteşem
Recep Karakaş
16 Sep 2019Akıcı ve anlaşılır bir türkçe anlatım ile yöreye gitmiş görmüş gibi oldum tabi sizin gözünüz ve hissettikleriniz ile. . Görüp hissettiklerimi yaşayabilmek için İlk fırsatta gitmeyi istiyorum. Teşekkür ederim.
Işık Tansal
16 Sep 2019Sevgili Erol ellerine gözlerine sağlık. Kamp yerimizi çok güzelkaleme almışsın.
Yeşim Yalçın Mendi
16 Sep 2019Sandras dağının bitki ortusu çeşitliliğiin çok yüksekoldugunu goruyorum. Şu anda yuruttugum Colchicum projesi kapsamında Colchicum figlalii turunu oradan topluyoruz. Muhteşem bir doğa. Yazınız çok aydınlatıcı emeğinize sağlık. ..
Zeynel AYDIN
11 Oct 2019Kampı yeniden ve bir kez daha yaşadım... Teşekkürler Erol Özdayı... bir de bu günlerde, bir sonbahar kampı mı yapsak ne ?
Mesut aytalman
16 Feb 2021Emeklerinize sağlık.Cok teşekkürler hepsine.