Üye Ol / Giriş yap


Gezi

RENKLERİN ÜLKESİ HİNDİSTAN VE HOLİ FESTİVALİ

TAHİR ÖZGÜR 02.01.2019

Hindistan’da geri sayım başladı. Hindistan ile birlikte dünyanın bir çok ülkesinden insanlarda  bu inanılmaz masalsı ülkeye gitmek için gün sayıyorlar.

Neden mi?

Çünkü Holi Festivali’ni kutlayacaklar.

O inanılmaz renkli dünyada kaybolacaklar.

Gelin ben de sizi Holi’ye götüreyim.

Holi Festivali; diğer adıyla Renklerin Festivali bu yıl 21 Mart’ta kutlanacak.

Festival her yıl adına yaraşır bir şekilde gerçekleşiyor; Hint halkı rengârenk toprak boyaları, önce yüzlerine sürüyor daha sonra ise birbirlerinin vücutlarına atıyorlar. İnsanların üzerine dökülen, etrafa saçılan boyalar, baharın gelişiyle başlayan çok renkliliği ve yeniden doğuşu simgeliyor.

 

HOLİ EFSANESİ

Festivalin tarihi, efsanelere ve mitolojilere dayanıyor. Hint mitolojisine göre kötülüklerin kralı Hiranyakaşipu, Hindu Tanrısı Brahma tarafından ölümsüzlükle ödüllendirilir. Zamanla küstah ve kibirli biri olmaya başlayan Hiranyakaşipu, herkesin sadece ona itaat etmesini ister. Bunun üzerine oğlu Prablah, babasına karşı çıkar ve ona itaat etmeyi reddeder. Hiranyakaşipu birçok defa oğlu Prablah’ı öldürmeye çalışır ama her seferinde diğer tanrı Vishnu, Prablah’ı kurtarır. En sonunda Hiranyakaşipu, onu kız kardeşinin kucağında uyurken yakmayı planlar. Ancak kız kardeşi Holika’nın üzerindeki şal ateşte yanmamaktadır. Holika, kendi hayatını tehlikeye atıp kardeşi Prablah’ı kurtarmak için şalını üzerinden çıkarıp ona verir. Prablah kurtulur fakat Holika orada ölür. Hindu tanrısı Vishnu bunun üzerine Hiranyakaşipu’yu öldürerek yerine oğlunu getirir

İyinin kötüye karşı zaferini simgeleyen Holika’dan esinlenilerek Holi adı verilen bu festival, her yıl baharın gelişinde dolunay zamanı kutlanır. Özellikle Holika’nın kül hâline geldiği sahne, efsaneyi yaşatmak adına her yıl gerçekleştirilir. Festivalin başlamasından önce insanlar yakılacak ateş için odun ve tahta toplamaya başlarlar. Bir kukla, şeytana edilen küfürlerle büyük ateşte yakılır ve ardından hep bir ağzıdan “Holi-hai!” bağırışları yükselir. Holi’nin son gününde insanlar, yakılan ateşten biraz alıp evlerine götürürler. Böylece evlerinin ve bedenlerinin kötülüklerinden korunduğuna inanırlar. 

Festivalin ikinci yani son günü, renklerin günüdür. 

Günler önceden marketler ve sokaklar, farklı renk boyalarla dolmaya başlar. Bu günlerde kırmızı, sarı, mor, yeşil, mavi gibi birçok rengi sokaklarda görmeniz mümkündür. Bu, hem insanlara enerji verir hem de onları günler öncesinden festivale hazırlar. Festival dönemi, toprak boyaları marketlerde bulmanız mümkündür ancak bazıları renkleri kendi kendilerine tesu ve palash adı verilen bitkilerden yaparlar. Bu konuda tercihinizin ne olduğu çok da önemli değildir çünkü bu festivalde herkesin amacı eğlenmek ve baharın gelişini kutlamaktır. Şarkılar söylenir, danslar edilir, insanlar birbirilerine boya fırlatırlar ve bahar tüm renklerini sokaklara, insanlara taşımış olur. Festivalin bu geleneği ise yine tanrılar arasında geçen bir mitolojiye dayanır.

 

Mitolojiye göre, Hint tanrısı Lord Krishna arkadaşı Radha’yı kıskanır çünkü kendisi karanlık bir tene sahipken Radha’nın teni rengârenktir. Küçük Krishna, doğanın bu adaletsizliği karşısında annesi Yashoda’ya dert yanar. Annesi oğlu Krishna’nın gönlünü almak için yüzünü Radha’nınki gibi kendi seçtiği renklerde boyamayı teklif eder. Krishna bu teklifi seve seve kabul eder ve yüzünü boyar. Daha sonra bu oyun popülerlik kazanır ve zamanla bir festivale dönüşür

 

 

 

RENKLER VE ANLAMLARI:

Kırmızı: Masumiyet

Yeşil: Canlılık, enerji

Mavİ: Sakinlik ve ağrıbaşlılık

Sarı: Dindarlık

 

İki gün süren bu kısa festivalde, eğlence üst seviyelerdedir. İlk gün yakılan ateşle kötü ruhlardan arınan ve iyiliği kutlayan halk, ikinci gün baharı tüm renkleriyle karşılar.

Hayatınıza renk katmak için Hindistan’daki bu çoşkulu festivale bir mart ayında mutlaka gidin ve sadece eğlencenin tadını çıkarın. Yanınıza eski bir tişörtünüzü ve boyalarınızı da almayı unutmayın.

 

Holi nerede nasıl kutlanır:

 

Her yılın Mart ayının ilk dolunayında Holi kutlanıyor.

Şunu özellikle belirtmeliyim ki Holi Hindistan’ın neresinde olursa olsun büyük bir keyifle ve mutluluk ile kutlanıyor.

Ama bana, “En çok nerede keyif alırız, en çok Holi’yi nerede yaşarız, en çok Holi ve Hindistan ile nerede bütünleşiriz” diye sorarsanız kesinlikle ve kesinlikle  Delhi’ye iki saat mesafede bulunan Mathura’da kutlanır. 

Mathura’nın Vrindavan  şehrinde.

Çünkü ben hem Rajasthan’da, hem Jaipur’da hem Agra’da ve daha bir çok yerde  Holi’ye tanıklık etmeme rağmen  Mathuro’da ki ve Vrindavan’da ki kadar halkın yoğun bir şekilde  Holi kutlamasına şahit  olmadım.

Holi zaten büyük bir coşku, ama bu dediğim yerlerde bambaşka bir coşku. İnsanlar adeta kendilerinden geçiyorlar ve  dünyalarını Holi ile renklendiriyorlar. En küçük çocuklarından en yaşlı bireylerine kadar. İşyerlerinden  tapınaklarına kadar Holi’yi  tabir yerindeyse  sonuna kadar yaşıyorlar.Zaten  çok dar sokaklardan oluşan bu şehirde çocuklar ve gençler yol kenarlarına mevzileniyor ve gelene geçene boya atıyorlar. Hızını alamayanlar ise evlerin çatılarından kovalara hazırladıkları sulu boyaları  geçenlerin üzerine döküyorlar.

Yamuna Irmağı’nın kenarındaki  Vrindavan’da öğleden sonra sokaklar ve Yamuna Irmağı adeta  gökkuşağı rengine boyanıyor.

Bizi de Vrindavan’da boyadan nasibimizi aldık. İtiraf etmem gerekir ki fotoğraf çekmeyi bir kenara bırakıp kendimi tamamen Holi’nin büyüsüne kaptırdığım doğrudur. Öğleden sonra ortalık sakinleşince de  Vrindavan’da bir tapınağın banyosunda üstümü başımı temizleyip otelime ancak öyle dönebildim.

Siz de  Holi’yi yaşamaya karar verirseniz kesinlikle ama kesinlikle Vrindavan’a yolunuzu düşürün. Renkarenk boyaları yol kenarlarından  bir kaç dolar vererek alın ve önünüze çıkanı boyamaya başlayın. 

Unutmayın sizi boyamaya kalkanlara sakın sert davranmayın. Çünkü Holi’de boyanmaya itiraz etmek biz de  sizinle bayramlaşmaya kalkan insanla bayramlaşmamak kadar ayıp.

 

Ne yenir:

Hindistan’a gideceklerin en çok sordukları soru budur.

Öncelikle belirtmem gerekiyor ki, İstanbul’da, Ankara’da hangi cafeler ve marka restaurantlar varsa Hindistan’da da hepsini bulmak mümkün. Hem de orada karnınızı doyurmak yarı fiyatına.

Ancak  bana kalırsa Hindistan’a gitmişken  muhteşem yemeklerinin tadına bakmadan dönmeyin. Hem sakın olaki yemeklerin  görünüşlerine ve hazırlanış biçimlerine  aldanmayın. Hiç ummadığınız efsane lezzetlere tanıklık edebilirsiniz.

Hindistan’da  yiyeceklerde sunum gerçekten çok zayıf ama lezzet inanılmaz.  Bir tadına bakayım dediğim yemeklerden tabak tabak yediğimi söylemeden geçmeyeyim.

Benim  Hindistan’da tek sakındığım şey  açık su içmemek. Dişimi bile şişe su ile fırçalamak. 

 

Hindistan’da güvenlik:

Bu konuyuda özellikle belirtmek de fayda var. Çünkü bu konudada inanılmaz kötü dedikodular dolaşıyor. Bana kalırsa Hindistan dünyanın en güvenli yerlerinden birisi. Hindistan’ın hemen hemen her bölgesinde dolaşmış birisi olarak yüzbinlerce yalnız başına gezen turiste rastlıyorum. Bazıları sokaklarda sabahlara kadar oturuyor. Daha bu güne kadar rahatsız edildiklerini görmedim. Özellikle Varanasi’de Ganj Nehri’nin kıyısında sabahlara kadar turistler oturarak eğlenceler yapıyorlar ve kimse onları rahatsız dahi etmiyor. Sadece son yıllada bahşiş isteyenler çoğaldı başka da bir rahatsızlık hissedilmiyor bile.

Hindistan’da 750 dolarlık iphone mi 50 cente beni 5 kilometre uzaktaki otelime götüren Rikşa’da unuttum. Rikşa’nın Sikh şoförü iphonemi otelime kadar tekrar getirdi ve bahşiş vermeye kalktığım zaman da, “Bahşiş önemli değil. Sen mutlu musun” diye sordu. Bu anımı da dip not olarak paylaşmam gerektiğine inanıyorum.

 

5030
Yorumlar
  • avatar
    Mehmet Cengiz Tümer
    18 Jan 2019

    Sevgili Dostum harika fotoğraflar eşliğinde yine harika bir yazı. Umarım 2020 de Holly'ye birlikte gideriz.

  • avatar
    Gül Mete
    18 Jan 2019

    Çok güzel anlatmışsınız teşekkürler.. Ayrıca Renkler enerji noktalarını da anlatır. Mesela Kırmızı Kök çakradır, Turuncu (anüs ve karın deliği ortasında bulunan kısım) cinselliği temsil eder, Sarı karın deliği bölgesidir, Merkezimizdir. Yeşil kalp çakrasıdır, Mavi ise boğaz çakrası, Mor 3.cü göz'ü (2 kaşın ortası) temsil ederken, Tepe çakrası Beyazdır... Amaç enerji kanallarını açmak.. Tekrar teşekkürler bizleri oralara götürdüğünüz için.. NAMASTE..

  • avatar
    Osman Akkaya
    18 Jan 2019

    Gezi organizasyonu hakkında bilgi rica ediyorum.

  • avatar
    tahir özgür
    15 Feb 2019

    Sevgili Mehmet Dostum, seninle her yol gidilir, nereye dersen ben hazırım. Sevgili Gül Hanım bilgilendirmeler için çok çok teşekkürler, yazıya değer kattınız, Namaste. Umarım bir gün Hindistan sokaklarında karşılaşırız. Sevgili Osman bir mail adresini bana ulaştırırsan hemen dönüş yaparım. Umarım yoldaş oluruz.

Yorum yap


TAHİR ÖZGÜR
Diğer yazıları
BİLMEM NERESİ: VARANASİ 15.11.2018 tarihinde yayınlandı ve 3459 kez okundu.